Kanuni Sultan Süleyman'ın ve Osmanlı İmparatorluğu'nun en parlak devrinin büyük mimarı, dünya çapında dahi bir sanatkar olan Sinan, 1490'da Kayseri'ye bağlı Gesi nahiyesinin Ağırnas köyünde doğmuştur. Şair nakkaş Sai Mustafa Çelebi'nin, kendi ağzından dinleyerek yazdığı Tezkeret ül-Ebniye ve Tezkeret ül-Bünyan'a, Tuhfet ül-Mimarin, Risalet ül-Mimariye, Adsız Risale gibi yazılı kaynaklardan edinilen bilgilere göre, Sinan 1512'de devşirme olarak alınıp "acemi oğlanlar" mektebine verilerek, 1521 Belgrat seferinden önce yeniçeri olmuştur. Yavuz Sultan Selim'in İran ve Mısır seferine katıldığı açıkça belirtilmektedir. Sinan, ordu içinde geçen yetişme çağında, bir taraftan İran, Suriye, Irak ve Mısır'ı, diğer taraftan Balkanlar, Macaristan ve Güney Avusturya'yı görmüştür.
1538 Moldavia (Karabuğdan) seferinde, Prut nehri üzerinde kazık çakılması mümkün olmayan killi arazide, bataklıkta 13 gün içinde büyük ve yüksek bir köprü kurarak sultanın takdirini kazanmış, Tuna üzerinde de köprüler kurmuştur. Orduda bir istihkamcı olarak çalışan Sinan, mühendis ve mimar olarak yetişmesini tamamlayıp, 1539 yılında mimarbaşı seçildiği zaman 50 yaşına gelmişti. Bundan sonra geçen elli yıllık devrede, Sinan 92 camii, 52 mescit, 57 medrese, 7 darül-kurra, 22 türbe, 17 imaret, 3 darüşşifa, 5 su yolu, 8 köprü, 20 kervansaray, 36 saray, 8 mahzen ve 48 hamam olmak üzere 375 eser yapmıştır. Sinan'ın, Edirne'deki Selimiye Camisi UNESCO'nun 'Dünya Kültür Mirası' listesinde yer alıyor.
Gittiği yerlerde gördüğü eserleri yakından inceleyen Sinan, edindiği fikirleri, Türk mimarisi içinde eritip olgunlaştırmıştır. İtalya'da Rönesans mimarlarının ideali olan merkezi kubbeli yapı problemini büyük kubbe üstadı ve mekan yaratıcısı olan Mimar Sinan tam bir başarı ile gerçekleştirmiştır. İlk eserlerinde Osmanlı mimarisinin İznik, Bursa, Edirne geleneğine bağlanarak mekan araştırmalarına başlamıştır. Şam Beylerbeyi (Suriye Valisi) Hüsrev Paşa adına Halep'te 1536/37'de yaptığı Hüsreviye külliyesi, ilk eseri olarak dikkat çeker.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder